15 Nis 2015

Polar şapka ve sevgi üzerine...


Bu kış eşim iki şapka modelini birleştirip bir şapka tasarladı. "Bana bu modeli yapabilir misin?" diye sordu. Yapabilirdim elbette. Hemen rengarenk polarlar aldım ve dikmeye başladım. Makinam bozuldu vs. ama şapkaları ertelemeli de olsa bitirdim. Herkese hem de sevdiğim herkese diktim. Son olarak elimde kalanla bir de ben yukarıdaki modeli tasarladım. Kayak yaparken gördüğüm bir sürü çılgın şapka beni etkiledi ve bu çıktı ortaya.
Resimlere bakarken yayınlamadığımı fark edince yazmaya karar verdim. Bir de dikkatimi çekti; Pembe renk - aşkın sevginin ışığı pembe renklidir. Aklıma geldi bir gece Lili ile yaptığımız sohbet.
Yatarken onu öpüyorum ve iyi geceler diliyorum. Ona sımsıkı sarılıp onu çok sevdiğimi söylüyorum her gece. Yine söyledim, bu defa sordu;
Lili: Gerçekten mi anne?
Suzy: Gerçekten tabi, çok seviyorum seni.
L: Ama sen babama da öyle söylüyorsun.
S: Çünkü onu da çok seviyorum:)
L: Ama nasıl anne ikimizi de nasıl en çok seviyorsun.
S: Kalbimle.
L: İkimizi de mi? Anne kalbin çok küçük yumruğun kadar o kadar çok sevgiyi içine nasıl sığdırıyorsun?
S: Sen de yumruk yap bakayım! (yaptı)
 İşte bu kadarcık kalbinle hem beni, hem babanı, hem Fişeği (köpeğimiz), hem Yumağı (kedimizi), hem de annaneyi, dedeyi, babanneyi, teyzeyi, Ege'yi, öğretmenini, kayak yapmayı, yelkeci olmayı ve diğer sevdiklerini nasıl seviyorsun?
L: Ama yumağı daha az seviyorum.
S: Gerçekten mi? Ya yumak bir gün bizi bırakıp giderse ve bir daha onu hiç göremezsek!
(Gözleri büyüdü) Üzülmez misin?
L: Çok üzülürüm.
S: O zaman onu da çok seviyorsun. Sadece başka başka seviyorsun. Yumak başka güzel, Fişek başka, anne başka, baba başka... Hepimizi bize özel seviyorsun aslında. Hepimiz kendimize has ve özeliz diye kalbin herkesi başka türlü sevmenin bir yolunu buluyor çünkü herkes kendine göre sevilmeyi hak ediyor annecim.
Lili düşündü kaldı... "ve hepinizi seviyorum!" dedi.
Ben de Annecim:) Hepinizi!

6 Nis 2015

Sarmal - Sweatshirt


Süper bir sweatshirt yaptım kendime. Bir markada gördüğüm sweatshirtü yapmaktı amacım ve kumaşlardan gri bir penyeyi seçtim ama yapmaya başlayınca yapmak istediğim şeyden öyle uzaklaştım ki orjinali göstersem size "Ne alaka" dersiniz. Bilmiyorum ne alaka... Bazen bişeyi yapmak istersiniz ve bambaşka bir noktaya varırsınız ya. Hani birşeyler sizi yönlendirir ve odak noktanızdan koparsınız artık ve kendinizi akışa bırakırsınız ve sonunda elde ettiğiniz şey maddi olmaktan öte çok ama çok büyük manevi önem taşır. Eh işte, dersimi aldım "Teşekkür ederim hayat!" dersiniz içinizden hafifçe gülümseyerek...