26 May 2010

Şapka taç ve bileklik takımı

Suzy okullu olduuu ve artık sınıf arkadaşları vaar, yetmedi kankaları vaar ve onlarla "o insan değil kiii, o Burhaaan - arkadaşııım" esprisi yapıp "ölüümüüüneee kankayııız" deyip toto bile tokuşturuyor(!). :) şaka şaka (:
Malum alttan dersler alıyorum; yüksek lisans programıma uyum çerçevesinde, bu yüzden de sınıf arkadaşlarımdan bazıları yaşımdan çoook minicik:) Bu tatlı gençlerle genç kalmamak mümkün değil. Hele ki bir tanesi öyle güleç, öyle sevimli! Arda Bey'in de teyzesi.
İşte o küçük hanımı bir okul gecesine hazırladık geçenlerde. Pazardan, hani şu Danço elbisenin kesiminde bir tunik aldık. Minik arkadaşımın boyu da minicik olduğu için ona mini elbise gibi durdu zaten. İçine Dançonun içine uyguladığımız tünelcik çalışmalarını ekledim ama bu sefer içinden lastik geçirdim. Omzuna da gördüğünüz dantellerden çiçekler ve taşlar kondurdum. süs olarak da bu şapka tacı ve bilekliği yaptım. Bileklikte üç sıra koca cam taşlar mavi tonlarında seçilip dizildi (bol miktarda da nazar boncukları aralara sıkıştırıldı merak etmeyin:) Taç için ise bir sütyen geri dönüşümü diyelim ve sözü Laçin'e bırakalım. Kaç zamandır o çalışmayı yapmak için çıldırıyordum en sonunda hayata geçti. Keşke, dantellerin gözünün önüne düşerek arkadaşımın zerafetine kattığı zerafeti de gösterebilseydim size...

Pillibebek değil Lilibebek


Google Amca'ya ne zaman Lilibebeği sorsam, "pillibebek mi demek istediniz?" diye soruyor. Hayır efendim, bildiğin Lilibebeği soruyorum:) Bir kere de pillibebeği sorana "Lilibebek mi demek istediniz?" dese ya:) Yok, demeeeez. Çünkü o, aksakalıyla her şeyi bildiğini sanıyorken Lili'nin doğduğu günü, onun nasıl büyüdüğü yahut gün içerisinde kaç yaramazlık yaptığını hesaplayamaz ki! Baksanıza, benim Lilim artık bir bebek değil ayrıca, fotoğrafta gördüğünüz üzere artık bebekleriyle oynuyor, minik annecik oluuup onu besliyooor. Google Amca bunu izlemenin keyfini bilemez ki...
Siz de denemişseniz görmüşsünüzdür bu durumu googleda, ben şimdi yine denedim bu sefer sormadı, öğrenmiş demek ki:) Geçenlerde Danço elbiseyi yaparken Derya Hanım'ın pillibebek demesi üzerine hafifçe gülümsemiştim bu minik harf kargaşasına. Aklıma hemen googleda sorguda çıkan bu soru gelmişti. E duramadım yazayım dedim belki siz de neden gülümsediğimi anlarsınız.
Ayrıca Lili'nin üzerindeki elbiseyi de ben diktim. Makinam bozuk olduğu için artık dikemiyorum ama dikip de yayınlamadığım bir kaç parça buldum evde. Bu da onlardan biri. Bu örme kumaşı hatırlamış olabilirsiniz. Hatırlamayanlar buraya. Linkteki hırkadan artan kumaşla bir de elbise yapabildim ve boynunu bordo iple apachiler gibi süsledim. Bu apachi hangi kabileden diye soruyorsanız hemen yazayım:
"Duvarayazanlar yereojedökenler yinedesüslenmeyisevenler" kabilesinden:)

25 May 2010

Tarla Günleri 2010 / 27-30 Mayıs

Türkiye' de ilk defa açık havada (ve uygulamalı olarak) kurulacak olan bu fuar, isminden de belli olacağı üzere tarımla ilgili. Sadece toprak değil, hayvancılık, tarım aletleri - makinaları ve ekipmanları ve daha aklıma gelmeyen bir çok tarım enstrumanını bir arada görebileceğiniz bu fuarda makinalar arazi üzerinde gösteriler yapacak, tarım ilaçlarının tanıtım arazileri hazır bile. Anlatılacak çok şey var ama siz ayrıntıları isterseniz fuarın kurucusu DLG Fuarcılığın sitesinden öğrenin. Tarımla ilgiliyseniz bilmelisiniz ki bu fuar ancak 2 yıl sonra trakya bölgesinde tekrarlanacak, yani vaktiniz çok az! Fuar; 27-30 Mayıs tarihleri arasında, Tekirdağ - Karaevli Köyünde gerçekleştirilecek.
İster katılımcı ister ziyaretçi olun ama mutlaka hepiniz misafirimiz olun. Bekleriz...

23 May 2010

Arda Bey'in Gemisi - şapka

Arda isminde minik bir bey için diktiğim bir şapka. İkinci defa bir aplike denedim, bu sefer daha başarılıyım. Aplike yelkenliyi tamamen kafadan attım:) Yine de oldu diyebiliriz.
Yelkenliyi oluşturan o çuval parçalarını ve şapkanın ön kısmındaki halatı anımsatan ipi hatırladınız mı? Nerden arttıklarını bu postumu okuyunca anlarsınız.
İlk defa bir erkek çocuk şapkası diktim ancak yine kot pantalon geri dönüşümü yöntemiyle, tıpkı Lili'nin şapkaları gibi. Süslemek için ilk önce aklıma yelkenli geldi. İş bitince de kamyonlaaaar, arabalar, ayıcıklar geldi ama onlar da sonraya kalsın fikir olarak.

Ben şapkaları Burda'dan çıkardığım kalıba göre dikiyorum ancak dün U Create bloğunda yapım aşamalarını görebileceğiniz ve kalıbını indirebileceğiniz bir yazı buldum. Sew Much Ado bloğunun sahibesi hazırlamış. Siz de evdeki minikler için böyle bir şapka dikebilirsiniz hem de iki yönlü kullanılacak şekilde.

Malesef bu şapkadan sonra makinam hiçbirşey dikmek istedemedi. Artık diktiğim şeyleri bloğuma koyamadığımdan anlamış da olabilirsiniz gerçi. Tamirciye ikinci kez giden makinamı bir daha aynı servise götürmek istemiyorum çünkü her nedense içerisi rezil bir biçimde alkol kokuyor. Böyleleriyle muhatab olmayı kim sever. Aksi gibi onlardan parça değişim belgesi filan da almadım çünkü takdim etmediler. Şimdi izlemem gereken yolu ben bile bilemiyorum. Yeni servise mi götürsem, o servisi Singer'e mi bildirsem. Ne etsem!!!

22 May 2010

Civciv ile tavşan - patates püresi!


Başlığı duyup "Yok daha neler!" demeyin. Lili'ye birşeyler yedirebilmek için neler yapmıyorum ki! Yine de bu şirin tavşana ve kızgın kızgın bakan civcive rağmen YE-Mİ-YOOOOR!
Sizin de miniğinizle bu tür sorunlarınız varsa alın size fikir. Belki sizde bu numara tutar:(
Tarif vermeye gerek yok haşlanmış patateslerinizle ufaklığın sevdiği lezzette bir püre yapın. Ben az tuz- sıvı yağ ve sirke kullandım. Tatmadı bile, bu yüzden tepkisini bilmiyorum. Belki de süt, kaymak, tereyağı,labne peyniri ne bileyim başka malzemeler de denemeliyim püre içine (daha besleyici olur). Israrcı olmakta fayda var Liloşuma karşı, (yaaa sabır).
Kafalar için minik yuvarlaklar ve gövde için iki katı kadar daha büyük bir yuvarlak yapın patates püresi ile. Tavşan için bu yuvarlaklar top gibiyken civciv için gövde kısmı bir yumurtaya benzemeli. Sonra tavşanın top gibi gövdesinin ortasına yarım kürdan batırın ve kafayı ona tutturun, civciv için ise kürdan daha kenara gelmeli. Sonra süslemelere geçiyoruz. Aslında tavşanın bıyıklarını dere otu ile, gözler karabiber ve kulaklar havuçtan olabilirdi ama çocuklara dereotu ve maydanoz yedirmek zordur diye her şeyi havuçtan yaptım. (Lili çok seviyor da havucu:) Civciv için yine ibik ve gagası havuçtan, gözler karabiberden ve kuyruklar kanatlar maydanozdan yapılıyor. Bu kadar!
Eskiden ben anaokuluna giderken annem civcivleri yapardı doğum günümde. Çocuklarla bayılırdık. Tavşanı ise dün akşam tasarladım Lili'ye, spontane çıktı, ama bu yeni nesil çocuklar nedense bizim gibi sevinmiyorlar civcive tavşana:( Neden ama!:(

20 May 2010

Denizcinin İncileri - Kolye


Denizcileri bu kadar çok mu seviyormuşuz biz!
Daha önce bir denizci kolyemi çok tatlı bir (canım) arkadaşıma hediye etmiştim ki çok beğendiğini söylemişti bana .
Mutlu bir not: Şu anda da Sarmal Kremam Pasaj'ın ana sayfasında:) Woaaaa, Ye kaday giseeeyyyy:) Lili gibi ifade etmek istedim:)

Sarmal Krema- kolye

Sarmal serisine bir de kahve tonlarını seven hanımlar için "Sarmal Krema"yı yaptım. Kakaolu süt rengindeki kumaşımın üstündeki ince simli pırıltılarla çok güzel ve zarif görünüyor. Birazcık da inci ve dantelle daha da romantik bir hava girdi işin içine.

19 May 2010

Danço olmuş "D" elbisem

Güzel de olmuş... Ne güzel bir isim olmuş o öyle:)
Bu gün Derya Baykal'ın programı Deryalı Günler'de yayınlanmış bu, yeni ismiyle Danço elbisem. Ben de bir okurumun (Sevecen) "sarmal siyah" isimli kolyeme yorum yazıp bana bildirmesi üzerine bu gün nasılsa izlemeyi unuttuğum programı açıp izlemeye koyuldum. Malesef kaçırmıştım ama neyse ki biraz önce internetten tekrarını izleme şansı buldum. Güvenilir bir site midir bilmediğim için programın tekrar yayın linkini paylaşmıyorum. Yine de izlemek isterseniz Deryalı Günler 19.05.2010 bandını izleyin.
Bloğumun ismi pillibebek:) olarak söylenmiş; olsun... hatta Derya Hanım program sponsoruyla birlikte çalıştığımı bile söyledi bir ara, sponsor yetkilisi de her nedense onayladı; malesef ki malesef çalışmıyoruz beraber:( Keşkee:(!!!
Yine de bir zamanlar Lili doğmadan önce, Deryalı Günler programı beni bu zevkli dünyanın içine sokmuştu. Şimdi benim de programa minicik de olsa bir katkıda bulunmuş olduğumu görmek ne kadar büyük bir mutluluk. Derya Baykal'a ne kadar teşekkür etsem azdır, hem bildiklerini hiç sakınmadan paylaştığı hem öğrettiği için. Bu günkü programında fotoğraflı da olsa bulunmak:) benim için ancak onur ve gurur kaynağı olabilir. Teşekkürler; Derya'lı Günler, yapım ekibi, Show TV, Derya Baykal!
İşte nasıl yapacağınızı linki:)
Diğer Dançolar da burada: mor Danço, gri Danço.

Sarmal Siyah


Kolyeyi deri görünümlü jarseden yaptım. Siyah rengini sürekli kullanan Gülver Ablama hediye ettim. İyi günlerde kullansın...

17 May 2010

Kelebeklim


Bu peçete halkası bir arkadaşıma diktiğim masa örtüsü, amerikan servis takımına eş olarak tasarlandı ancak hala sahibine gidemediler. Zaman... zaman.... birazcık zaman ödünç alabilir miyim:( Hiç bir şeye o zamanı yettiremez oldum.
Umarım takım olarak bu cicileri sizlere fotoğraflayabilecek zamanı bulabilirim. Uuupppssss.... zaman mı dedim ben gene:(

14 May 2010

Takı serisi


Pasajıma yeni takılar ekliyorum. Bir çoğu yarı değerli doğal taşlarla yapıldı. Bunlar ve daha da falzası için pasajıma uğrayın.

13 May 2010

Ç.suyuna - Bahar çiçekleri


Çamaşır suyu damlayan mevsimlik kazağın lekelerini o dönemde yeni gelen fotoğraf makinamla çektiğim alttaki bahar çiçeklerine benzettim ve bu kazağı bu şekilde kurtardım. Önce lekelerin üzerine sabunla bir bahar dalı çizdim ve örgü yünleriyle bahar dalını diktikten sonra Lili'nin minik çiçek düğmeleriyle bahar çiçeklerini yaptım.
Diğer kıyafet kurtarma operasyonları için buraya bakabilrsiniz, ya da burayaa, ya da buraya da olabiliiiir:) En iyisi tümünü görmek için yukarıdaki menüde yer alan pratik fikirlere tıklayın!

7 May 2010

Yoyo kolye


Yoyoları kahve tonlarındaki artık kumaşlarımdan yapıp çeşitli boncuklarla süsledim. Güzel bir kolye oldu ama sanırım artık onun için farklı planlarım var. Son olarak siz de ona bir kolye gözüyle bakın. Bir daha huzurunuza farklı bir obje olarak çıkacak ama ne olarak: ona ancak hayal gücüm karar verecek.

5 May 2010

Bembeyaz taçlar


Kar beyazı taçları sipariş üzerine çalıştım. Üstteki, bu ay doğum yapacak olan çok güzel bir hanıma gönderildi. Canı kırmızı değil, beyaz taç takmak istemiş doğumda. Ne güzel bir fikir. Umarım tacını takacak kadar rahat bir doğum geçirir ve sapasağlam bebeğini kucağına alır.
Alttaki tacın incileri eksik ama arka fondaki bibloları fotoğraflar için değerlendirmek adına alel acele çektim fotoğrafları lakin bu tacı ayaküstü Muj'nin muainehanesinde yaptım. Bu minik aksesuarlar da ona ait. Umarım tacını minik tatilinde takabilmiştir.

4 May 2010

Lili - kadife&dantelli elbise

Lili'ye bu elbiseyi anneme verilen artık kumaşlarla diktim. Kumaşlara bir göz atınca tam Lili'ye göre biçilmiş atlet buldum ama iki parça da arka biçilmişti. İki tane de bana göre biçilen atlet parçası ve dikdörtgen vardı. Bütün bu parçalardan bu elbiseyi yapmayı planladım ve dantellerle süsleyerek bitirebildim.
Bu haftasonu anneannesiyle birlikte katıldıkları bir düğünde Lili bu elbisesini giydi ve bir bordo cameo broşumla tamamladı kıyafetini. Ancak ben bu elbiseyi ona giydirene kadar biraz dil dökmek zorunda kaldım.
Suzy: Hadi annecim giy elbiseni!
Lili: İstemiyoyuuummm, ben spoyy aykaplayımı istiyoyuuum...
Suzy: Ama olmaz,
Lili: Oluyy,
Suzy: Annecim düğüne gidiyorsun, spor ayakkabılarla süslenemezsin.
Lili: İstemiyoyum diğine gitmek:(
Suzy: Ama orada gelin vaaar, hadi bak, geline "Ooo sen ne kadar güzel olmuşsun gelin abla!" diyeceksin.
Lili: Tamaaaam! O da bana "sen ne kaday gisey olmuşsun Lili diycek mi?"
Suzy:......hönk..... dumur........!!!(ama yine de Suzy artık ikibuçuk yıldır Lili'nin annesi olmaya alışmıştır ve hönk halinden çabuk sıyrılıp: Diyecek tabi annecim, sen yeterince güzel olursan diyecek. Hadi, saçımızı tarayalııım, makyaj yapalııım...
Lili: Tamam anne, ben uruje istiyorum.

Uruje ne mii? Ruj ve Ojenin bileşimi bir kelime. Lili'nin icadı. Şşşşt, gülmeyiiin:)

Not: 23 Nisan bebeklerini geçen hafta yolladım, Fayran bebeğine kavuşmuş, Tuğba Sa da bebeğine kavuştuysa bir haber yollayabilir mi acaba, aklım kaldı da...